Doğa ile tarihin iç içe geçtiği eşsiz güzellikteki Gölyazı, Uluabat Gölü üzerine kurulmuş eski bir Rum ada kasabası.
Tarihteki ismi Apollonia, gölün ismi ise Apolyont…
Roma, Bizans ve Osmanlı mimarisinin bir arada bulunduğu Gölyazı’nın tamamı sit alanı.
750 yaşındaki Ağlayan Çınar’ı, Aziz Pantelemeion Kilisesi, Zambaktepe, Turna Balığı, Kayık Turları, Uluabat Gölü ve adaları en öne çıkan turizm unsurlarıdır.
Neler yapılabilir?
Ağlayan Çınar çevresinde bulunan restoran ve kafeler ziyaretçilere hizmet ederken, Zambak Tepe’den kuş bakışı Gölyazı manzarası izlenebilmektedir.
Buraya gelen ziyaretçiler, isterlerse gölde balıkçı ve saltanat kayıklarıyla gezinti yapabiliyorlar.
Öte yandan yarımada üzerine kurulu mahalle, ilkbahar ve yaz aylarında daha fazla ziyaretçi ağırlasa da kışın da görsel şölen sunuyor.
Nasıl gidilir?
Bursa merkeze 42 kilometre uzaklıkta, Bursa-İzmir karayolunun 37. kilometresinden güneye saptığınızda, yol sizi Uluabat Gölü’ne götürüyor.
Bursa’dan İzmir istikametine giderken Uluabat Gölü’nü gördükten 5 kilometre kadar sonra Gölyazı tabelasını görürsünüz.
Bu tabelayı görünce, sola dönerek zeytin ağaçlarıyla çevrili güzel bir yoldan 5 kilometre gittiğinizde, Gölyazı Köyü’nün girişine ulaşırsınız. İzmir tarafından Bursa istikametine gidenlerin ise gölü gördükten 25-30 kilometre sonra tabelaları takip ederek sağa girmeleri gerekiyor.
Özel araçla değil de toplu taşıma ile gidecekseniz Bursa merkezden önce metro sonra da otobüs ile Gölyazı’ya ulaşmak mümkün.
Önce Bursaray’ın yani metronun Uludağ Üniversitesi‘ne giden 2 numaralı hattına binin ve Üniversite İstasyonu’nda inin.
Ardından ise 5/G numaralı hatta çalışan otobüsüne binip Gölyazı’ya gidebilirsiniz
Otobüs ücretlerine ve çalışma saatlerine buradan ulaşabilirsiniz.