İstanbul’un kalabalığından kaçıp tarih, doğa ve lezzet dolu bir hafta sonu geçirmek isteyenler için Bursa harika bir seçenek.
Osmanlı’nın ilk başkenti olan Bursa’da hem tarihi yapıları keşfedebilir hem de doğal güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz.
İşte İstanbul’dan Bursa’ya gelenler için dolu dolu 2 günlük gezi planı:
1. gün: Tarih ve lezzet yolculuğu
Sabah:
Hafta sonuna güzel bir başlangıç yapmak için İstanbul’dan yola çıkın. Eğer feribot kullanacaksanız, İDO veya BUDO ile yaklaşık 2 saatte Mudanya’ya ulaşabilirsiniz. Özel aracınla geliyorsanız, Osmangazi Köprüsü üzerinden yaklaşık 2,5 saatte Bursa’dasınız.
Bursa’ya varınca ilk durağınız 700 yıllık Cumalıkızık Köyü olsun. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen bu şirin köyde, taş sokaklar arasında yürüyerek geleneksel serpme kahvaltının tadını çıkarabilirsiniz. Lezzetli gözlemeler, taze köy ekmeği, ev yapımı reçeller ve sıcacık çay ile güne muhteşem bir başlangıç sizi bekliyor.
Öğleden sonra:
Kahvaltı sonrası rotamızı Bursa’nın tarihi merkezine çevirin. İlk olarak Tophane’ye çıkıp Osmanlı’nın kurucuları Osman Gazi ve Orhan Gazi’nin türbelerini ziyaret edebilirsiniz. Ardından kısa bir yürüyüşle Ulucami’yi ziyaret ederek Osmanlı’nın bu görkemli eserini keşfedin.
Tarihi dokunun içinde kaybolmaya devam ederken, Osmanlı döneminden beri ticaretin kalbi sayılan Koza Han’da bir mola verebiliriz. Burada hem kahvemizi yudumlayıp dinlenebilir hem de ipek şallardan güzel bir hatıra alabiliriz. Eğer isterseniz oradan da yine kısa bir yürüyüşle Yeşil Türbe ve Yeşil Cami’ye uğrayıp, Osmanlı çiniciliğinin en güzel örneklerinden birini görebilirsiniz.
Akşam:
Akşam yemeğinde Bursa’nın en meşhur lezzetlerinden biri olan İskender kebabı yemeden olmaz! Gerçek Bursa kebabının tadını çıkarmak için Heykel’deki Mavi Dükkan Kebapçı İskender gibi ünlü mekanları tercih edebilirsiniz.
Yemeğin ardından öğle saatlerinde ziyaret ettiğimiz Tophane’ye tekrar çıkarak şehri tepeden izleyebiliriz. Burada, Bursa’nın ışıl ışıl şehir manzarasını seyredebiliriz. Özellikle Saat Kulesi önünde fotoğraf çekmeyi unutmayın.
Geceyi daha huzurlu bir atmosferde geçirmek isterseniz, yine aynı bölgede bulunan Bursa manzaralı Sümbüllü Bahçe Konağı’nda çay-kahve molası vererek Bursa’nın sakin gece atmosferinin tadını çıkarabilirsiniz.
Gece konaklama için Kitap Evi Otel gibi nostaljik mekanları yada şehir merkezindeki modern otelleri tercih edebilirsiniz.
2. gün: Doğa ve huzur rotaları
Sabah:
Yeni güne Bursa’nın doğal güzellikleriyle başlayın. Nilüfer ilçesindeki 2 bin yıllık Misi Köyü’ne giderek buradaki yeme-içme mekanlarında güzel bir kahvaltı yapabilirsiniz. Ayrıca Misi’nin tarih kokan sokaklarında dolaşabilir ve Mysia Fotoğraf Müzesi’ni ziyaret ederek Bursa’nın geçmişini gözler önüne seren fotoğrafları inceleme fırsatı bulabilirsiniz.
Öğleden sonra:
Alternatif bir rota isterseniz, yine Nilüfer ilçesinde bulunan Gölyazı tam size göre. Uluabat Gölü kıyısındaki bu tarihi köy, eski Rum evleri ve büyüleyici gün batımı manzarasıyla ünlüdür. Burada 600 yaşındaki Ağlayan Çınar’ı görebilir, eğer isterseniz gölde tekne turu yapabilirsiniz.
Eğer, “O kadar uzaklardan geldik” bir de Uludağ’ı görelim derseniz, Gölyazı yerine şehrin sembolü olan Uludağ’ı öğleden sonraki rotanıza ekleyebilirsiniz. Mevsim kış ise kayak yapabilir, yaz ise doğa yürüyüşü veya teleferik keyfi yapabilirsiniz. Teleferik ile çıkmak, Bursa’nın muhteşem manzarasını görmek için harika bir seçenek.
Akşam:
Dönüş yoluna geçmeden önce Mudanya ve Tirilye’yi ziyaret etmek, Bursa gezisini tamamlamanın en güzel yolu olabilir. Mudanya’nın sahilinde yürüyüş yapabilir, tarihi Rum evleriyle ünlü Tirilye’de ise fotoğraflar çekebilirsiniz. Akşam yemeğinde deniz kenarında taze balık ve mezelerle Bursa’ya veda edebilirsiniz.
Dönüş için:
Feribot kullanacaksanız BUDO veya İDO ile İstanbul’a dönebilirsiniz.
Özel aracınla dönüyorsanız Osmangazi Köprüsü üzerinden İstanbul’a ulaşabilirsiniz.


















